YKS Nasıl Olacak |
Merhabalar,
Uzunca bir süredir eğitim sistemine ve sınavlara gelen tepkiler nedeniyle hem hükumet kanadı hem de üniversitelerden sorumlu kurum olan YÖK uzun bir süredir sınav sisteminin iyileştirilmesi konusunda çalışmalar gerçekleştiriyordu.
Yaklaşık 60 yıldır düzenlenen ve belirli dönemlerde ismi değişen, bir kaç yama ile günümüze kadar getirilen üniversitelere giriş sınavları hem içerik bakımından hem de uygulanış bakımından global standartlara uygun olmadığı herkes tarafından bilinen bir gerçeklik.
Bu gerçekliğin farkında olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yaptığı açıklama ile sınav sisteminin değişeceğine dair ilk sinyalleri verdikten kısa bir süre sonra YÖK Başkanı Yekta Saraç, yaptığı basın toplantısında yeni sınav sisteminin detaylarını paylaştı.
İlk başta tepkiler gelse de, sonrasında eğitim rehberlik hocalarının açıklamaları ile yumuşayan ortam YÖK'ün yaptığı yeni açıklama ile tekrar gerildi. Çünkü açıklanan sistem birçok öğrenciyi aslında rahatlatmış ve sınavlara bakış açısını değiştirmişti. Ayrıca getirilen sistem, Avrupa ve Amerika'da uygulanan sınav sistemine daha yakın idi.
Sınavın ilk oturumu olan Temel Yeterlilik Testi için sadece Matematik ve Türkçe sorulacağının açıklanması ile birçok öğrenci diğer derslere çalışmayı bir süre ertelemiş ve ona göre plan hazırlamışlardı. Lakin yapılan değişiklik sonucunda Fen Bilimleri ve Sosyal Bilimler derslerinden soru sorulması, açıkçası eski sisteme yine dönüş yaptığımızı ve geçmişteki en büyük hatamız olan yama yapmayı yinelemiş oldu.
Bu yukarıda anlattıklarım sadece sınav sisteminin değişme sürecine yüzeysel bir bakış açısı idi. Bizim ve öğrencilerin bu süreçten çıkarması gereken bazı dersler olmalıdır. Bu derslerin en önemlisi ve ilk olanı, öğrenciler ne olursa olsun sınavlara hazırlık sürecini iyi değerlendirmeli ve karamsar bir ruh haline kapılmamalıdır. Her ne değişiklik olursa olsun bu işin sonucunda sorulacak sorular az çok benzer ve yakın olacaktır. Sonuç olarak Milli Eğitim Bakanlığı Müfredatı bellidir.
İkinci önemli ders ise, sınavın gidişatını belirleyecek olan detaydır. Bu yapılan değişiklik ve güncellemelerin dışında ilgili kurum ve kişilerin yaptığı açıklamalara bakılırsa sınav sistemini gelişmiş ülkelerde uygulanan üniversite giriş sınavlarına benzetmeye çalışıyoruz.
Bu detayın daha basit açıklaması ise şu şekildedir. Yapılacak olan sınavlar daha modern ve güncel bilgi gerektiren sorulardan oluşacaktır. Birbirine benzeyen, klasik ve klişe olmuş sorulardan oluşmayacağını kesinleştiriyor. Sınavlarda şuana kadar sorulan ve güncelliğini yitirmiş sorular yerine daha güncel ve daha çok kültürel bilgi gerektiren sorular gelecek demektir. Bunun yapılmasındaki amaç ise üniversitelere gidecek öğrencilerin günümüz şartlarına ayak uydurabilmesi, gündemi takip edebilmesi, yeteneklerini keşfedebilmesi amacıdır.
Örneğin YÖK yaptığı değişiklik açıklamasını cümle cümle irdeleyelim ve nasıl soru sorulacağı hakkında verdiği ipuçlarına bakalım. Açıklamanın ilk paragrafında şu sözlere yer verilmektedir.
Dünyada bilgi ve iletişim teknolojilerindeki hızlı gelişmeler, yükseköğretim sistemlerini, öğretimin amaç ve içeriğini, metodolojilerini, ölçme ve değerlendirme yöntemlerini değişime zorlamaktadır.
Bu cümlede sınavın uygulanış yöntemlerinde oluşacak olan diğer değişikliklerin habercisi olduğunu söyleyebiliriz. Çünkü tek amaç batı standartlarına uygun sınav sisteminin oluşturulması ve niteliksiz eleman / öğrenci yerine araştıran, sorgulayan, merak eden öğrencinin tespit edilmesidir. Zaten cümlenin devamında şu sözlere yer verilmektedir.
Gelişmeler ve değişim ihtiyacı kapsamında ülkemizin, her düzeyde nitelikli insan kaynağına ihtiyacı olduğu dikkate alınarak yükseköğretime geçişte yeni bir ölçme ve değerlendirme sistemine ihtiyacı olduğunu kamuoyuna açıklamıştık.
Bu noktada kendi fikrimi biraz katmam gerekirse, açıklamayı öğrenciler iyice anlayıp benimser de birçok öğretmen veya kurs öğretmeni bu konularda oldukça katı durumdalar. İsim veya içerik değiştirilse dahi 60 yıllık sistemin devam edeceğini düşünmekteler. Bu nedenle siz değişikliklere takılmayın eski bildiğimiz yolu uygulasak yine üniversiteli olacağız minvalinde konuşmalar sergileyebilirler. Lakin siz güncel kalmayı ve bilgiyi araştırmayı, sorgulamayı, keşfetmeyi alışkanlık haline getirin. Kısacası önümüzde bizi bekleyen ilginç bir sınav var.
Ezberci eğitimin neredeyse tüm Dünya'da terk edildiği bu dönemde YÖK yaptığı ilk açıklamayı, değişiklik açıklamasında yineledi ve şu sözlere yer verildi.
Bilgiyi kullanmayı ve bilgiden yeni bilgi üretmeyi önceleyen Temel Yeterlilik Testi (TYT) bu yıl uygulanacak.
Yani yorum yapabileceğimiz soruları daha sıklık ile göreceğiz. Özellikle paragraf bölümünde sürekli iki şık arasında kalacağımız sorularla karşılaşmamıza 215 gün kaldığını hatırlatmakta fayda var. Aslında ezberci bilginin dışına çıkılan sınavların en başında 2017 sınavını hatırlamakta yarar var. En son düzenlenen YGS ve LYS sınavında sorulan paragraf soruları, öğrencileri sürekli iki şık arasında bıraktı. Bu konuda size tavsiye verecek olursak, her gün en az 20 paragraf sorusu çözmeye dikkat edin.
Yapılan açıklamanın ikinci maddesinde ise
TYT’nin Türkçe ve Temel Matematik yeterliliklerinin ölçülmesine ağırlık vermesi olumlu karşılanmakla birlikte, diğer derslerin kazanımlarının ihmal edilme sonucunu doğurabileceği endişesi ile TYT oturumunda, sosyal ve fen bilimleri kazanımlarının örtük olarak değil, açık ve müstakil bir şekilde sorulması.
sözlerine yer verildi. Bu çok acıklı bir açıklama olmuş aslında. YÖK istemediği halde sınava Fen ve Sosyal Bilimleri sorularını eklemek durumunda kalmış. Gelen eleştiriler sürekli öğrencilerin bu derslere çalışmayacağı yönünde olunca böyle bir güncelleme hissiyatı ortaya çıkmış belli ki.
Aslında bu iki alandan soru sorulmaması çok daha isabetli olurdu. Sebebi ise Türkçe'de yorum sorularının ağırlığı ile bilgiden yeni bilgi üreten öğrenci profili oluşturulacaktı. Matematik bölümünde çıkan sorularda ise bilgiyi kullanabilen öğrenci profili oluşturulacaktı. Lakin bu gelen yeni alanlar yüzünden öğrenci kendini geliştirmek yerine tekrar yarış atı misali konular içinde boğulup gidecek. Hele ki sınav üzerinde oluşan belirsizlikler bu sene öğrenciler üzerinde olumsuz etkiler yapabilir anlamına da gelmektedir.
Sözün özüne gelecek olursak;
Öğrenci arkadaşlarımız sınavları ezberlemek yerine, öğrenin, benimseyin, hazmedin... Konuları yaşayın ve bu bilgilerin bir ömür size yarayacağını unutmayın. Hiç bir bilgi, hiç bir ders boşuna değildir. Size bu bölüm yaramaz, bu dersler yaramaz, bu bilgiler işe yaramaz diyen kişilere laf anlatmaya kalkmayın. Günceli takip edebilen, yorum gücü yüksek, analiz yapabilen bireyler haline gelmek için, kendi geleceğinizi kurmak için hedefleyerek ve inanarak öğrenin. Bu saatten sonra antika bilgiler ile sınavlar ezberlenip iyi puanlar alınmayacak. Bilgiyi kullanabilen ve yorumlayabilen öğrenciler sizin bir adım önünüze geçecektir. Çünkü YKS Sınavı ezber bir sınav olmak yerine yorum ve analiz gücünü yükseltecek şekilde hazırlanacak. Peki siz buna ne kadar hazırsınız?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorumların sorumluluğu ve yükümlülüğü, yorum sahibine aittir.
Yorum Kuralları
Türkçeyi düzgün kullanmaya özen gösterin.
Yorumunuzu kısa ve net bir dil ile ifade ediniz.
Nefret ve şiddet içeren yorumlar onaylanmaz.
Link, reklam içerikli yorumlar onaylanmaz.